''Öncelikle kendimi tanıtmak isterim.Adım Asiye Aslantürk.Kamu kurumunda mühendis olarak çalışmaktayım.Nebile benim arkadaşım ve dostumdur.Fakat bunları yazarken bunların dışında kendisiyle iki kere diyet tecrübesi yaşamış bir danışanı olarak yazıyorum. Kendisi hem mesleğinde başarılı biri hemde kendini geliştirmeye odaklı biridir ki bu benim insanlarda çok önemsediğim birşeydir.Çünkü zaman geçiyor ve herşey değişiyor biz nasıl değişiyorsak bilgilerinde değişip güncellenmesi gerekir.Geleyim diyet serüvenime:İlk tecrübem bundan yaklaşık 6 yıl önceydi ve aslında o zaman işimiz sanki daha kolaydı.Çünkü sadece 2-3 kilo arası vermeyi düşünüyordum ve çok çabalamadan bunu başarmıştım.Hatta bir diyetisyen nasıl bu kadar ekmek yazar bir programa diye aklımdan geçirmiştim.Çünkü benim için diyet sanki ekmeği kes şunu kes vs gibi birşeydi.Tabi sonrasında yağmurdan kaçarken doluya tutulmak gibi ekmekten kaçarken gün sonunda hamur işine sarıp kek veya kurabiye ile günü sonlandırmak oluyor.Gelelim şimdiki diyet serüvenime:Öncelikle şunu belirteyim aslında normalde kilo problemi olan biri değilim üniversitede veya sonraki hayatımda normal kiloda hatta birçok kişiye görede zayıf sayılan biriydim.Fakat 3 çocuktan sonra ve yaşımın 38 olması sebebiyle işler öyle kolay olmadı.Önce kendim yaklaşık doğum sonrasında 8 ay içinde 18 kilo verdim fakat sonradan kalan 4 kilo bir türlü gitmedi hatta bir ara son 3 kilom kalmıştı ama pandemi süreci ve çocukların evde olması sebebiyle akşamları anne şunu yap şuda güzelmiş derken yaptığın şeyin tadına bakmamakta olmuyor tabi akşamları bir dilim yedim vs derken kalan 3 kilo bana artı iki kilo ile döndü ve toplamda 5 kilo fazlam kaldı.Aslında Nebile’nin tabiriyle o 5 kilo ile de normal kilolu idim fakan ben eski kiloma yani yaklaşık 10 yıl önceki kiloma gelmek istiyordum ve tabi bununda zor  bir şey olduğunun farkındaydım.Hatta bunun için yaşadığım şehirde bir diyetisyene gittim ve bana sen 58 kilonun altına düşemezsin zaten yağ oranın çok düşük bu seni çok zorlar olmaz demişti ve ben o zaman 59 kilo idim.Tabi bu cümleyi duyunca moralim bozulmuştu o kilolar eskide kaldı kıyafetlerini biraz biraz yenile dedim kendime.Fakat sonra Aralık ayında pandemi sürecinde kendi kendime kendin için bir şey yap ve istediğin hedefi belirle ve kendini mutlu et psikolojisiyle arkadaşım ve mesleğinde çok tecrübeli olan Nebile’yi aradım ve online bir program ile diyet yapmaya başladık.Öncelikle şunu söyleyeyim kilo problemim yokken çok güzel meyve tüketen biriydim.Ama son dönemdeki kitle iletişim araçlarındaki meyve ile ilgili olumsuz algıdan dolayı elimi biraz meyveden çekmiştim.Şeker niye yiyeyim diyorsun ama gün sonunda açlıkla birlikte kendini akşamları kek yerken buluyorsun ne kötü.İşte öncelikle Diyetisyenim ve canım arkadaşım meyvenin kaçmam gereken bir şey değil aksine doğru zamanda tüketmem gereken çok faydalı bir şey olduğunu bana hatırlattı.Bu programda hiç tatmadığım pancarı, maş fasülyesini, karabuğdayı ve daha birçok şeyi onunla öğrendim.Aslında pekte tüketmediğim yoğurdu ve sütü farklı baharatlar katarak ne güzelde yediğimi öğrendim.6-7 hafta gibi bir sürede yaklaşık 5 kilo verdim ve benim gibi aslında çokta kilosu olmayan veya kilosu normal sınırlarda olan biri için çok zor olanı başardık ve ben 58 kilonun altına inemezsin denmesine rağmen şuan 56 kiloyum ve çokta sağlıklıyım hiçbir problemimde yok çok şükür.İtiraf edeyim diyetin en zor kısmı aralıklı oruç kısmıydı ama bana çokşey kattı.Akşamları yemekten sonra bir şey yememeye de alıştım şuan bile canım pekte istemiyor doğrusu.Bu arada şunu belirtmeyi unuttum benim küçük çocuğum 1.5 yaşında ve emzirme döneminde bu kiloyu verdim buda bence işin en güzel kısmıydı. Diyetisyenim Nebile Dertli’ye çok teşekkür ederim, emeğine sağlık.Benim motivasyonumu hep yüksek tuttuğu için, hiç tatmadığım ama birçok faydası olan yiyecekle beni tanıştırdığı için ve kısacası beni istediğim kiloya ulaştırdığı için çok teşekkür ederim.Kısacası yolun açık olsun arkadaşım, dostum. Uyumlu ve hedeflerine ulaştırabileceğin birçok danışanın olsun inşallah.'' 

Asiye ASLANTÜRK